AK Parti Kars İl Başkanlığınca düzenlenen 2018 yılının ilk İl Danışma Meclis Toplantısı yoğun katılımla gerçekleşti.
Kars Olay-Kars İl Kültür Müdürlüğü Konferans Salonu’nda düzenlenen toplantıda ilk olarak İl Danışma Meclisi Divan Heyeti oluşturuldu. Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan programda AK Parti Kars Milletvekili Selahattin Beyribey ve AK Parti Kars İl Başkanı Adem Çalkın birer konuşma gerçekleştirdi.
Bir bölümü basına kapalı gerçekleşen İl Danışma Meclis Toplantısı’nın ilk gündeminde ise Mehmetçik ve Afrin vardı. AK Parti Kars İl Başkanlığı, İlçe ve Kadın Kolları Başkanlıkları, İlçe Belediye Başkanlıkları ve çok sayıda partilinin hazır bulunduğu 2018’in ilk programında AK Parti Kars İl Gençlik Kolları tarafından yapılan salondaki süslemeler ise dikkatlerden kaçmadı.
‘Vatanı, milleti, bayrağı ve devleti için canlarını feda etmiş, tüm şehitlerimize Allahtan rahmet diliyorum. Bugün kahramanca Afrinde-İdlibde-Elbab da ve yurdun dört bir yanında gözlerini kırpmadan canlarını feda eden şehitlerimizin ruhlarına (ELFATİHA) ‘diyorum’ cümleleriyle konuşmaya başlayan AK Parti Kars İl Başkanı Adem Çalkın; “Rabbim ruhlarını şad eylesin, gazilerimize de acil şifalar diliyorum. Katılımlarından dolayı milletvekilimize teşekkür ediyorum. Sayın Bakanımızın Selamlarını sizlere Arz ediyorum. Değerli Dava Arkadaşlarım Bugün 10 Şubat 2018 bundan tam 100 yıl evvel 10 Şubat 1918 Cennet mekân Ulu Hakan Sultan Abdülhamid Han'ın vefatının 100.Yıl dönümündeyiz. Ülkemiz ve dünya üzerindeki gelişmeleri, Ortadoğu’da kurgulanan tezgâhları, ülkemizin üzerine oynanan oyunları ve genel durumumuzun ne olduğunu anlamak için II. Abdülhamid Han’ı, yaşadığı çağı ve Osmanlı’nın konumunu çok iyi anlamamız ve bilmemiz gerektiğini düşünüyorum. Osmanlı tarihinin en çok tartışılan padişahı olan II. Abdülhamid, Osmanlı’nın ekonomik, siyasi ve sosyal bakımlardan en karışık döneminde tahta çıktı. Başını Yahudilerin çektiği, İngiltere, Rusya ve Fransa gibi devletlerin, Osmanlı’yı yıkmak için ellerinden gelen bütün gayretlerini sarf ettikleri bir dönemdi. Fakat cennet mekân Sultan’ın ufku, vizyonu, hayalleri, projeleri ve değişimleri Yıldız Sarayı’nın duvarlarını ve çağını fersahlarca aşıyordu. Türk hakanına karşı her türlü iftira ve kötüleme kampanyaları tertip edildiği için devrinin anlaşılmayan yalnız adamıydı. Abdülhamit Han kendisine karşı yedi düvelin başlattığı savaşa rağmen ümmeti ve milleti bir arada tutan, batıdan gelen emperyalist baskılara direnen, sesini çıkarıp dik duran İlber Ortaylı’nın tanımıyla “dünyanın son hükümdarı, son evrensel imparatoruydu” dedi.
Abdulhamid Han hakkında da konuşan Başkan Çalkın, şunları söyledi; “Millet ve ümmet için büyük çileler çekmiş bir dava adamı, tam bir siyaset cambazı ve diplomasi kurdu olan Abdülhamid çağına ve ötelerine mühür vurmuş bir isimdir. II. Abdülhamid, emperyalizme karşı “hasta adamı” iyileştirmek için çırpınan dahi lider, hakları gasp edilmeye çalışılan milletin ve ümmetin müdafaasını son bir gayretle yapan muazzam bir şahsiyettir. Şimdi günümüzü ve yerkürede yaşananları düşünerek bir mukayese yapmaya çalışalım kendi kendimize. Ortadoğu’da yeniden çizilmeye çalışılan haritalar, sahiplerine yularlarını teslim etmiş Arap liderler, çıkarılmaya çalışılan mezhep kavgaları ve dik duran bir ülke ve lider… Coğrafyası, tarihi, kültürel, ekonomik ve sosyal bağları nedeniyle bölgedeki ülkelerle yakınlık kuran, mazlumların sesi olup, zalimlere başkaldıran bir milletin yazdığı 15 Temmuz destanı.
Günümüzde ümmeti tevhid edecek yegâne muharrik güç ülke Türkiye ve ‘”Yanlızlığımı Biliyorum ama Mücadelemi Sürdüreceğim.” Diyen etrafını örümcek ağı gibi ören bir komplonun hedefinde olan Şer odakları içten ve dıştan tüm gücüyle saldırırken ümmetin izzet ve şerefini ayaklar altından kurtarmaya çalışan Ümmetin Lideri Recep Tayyip Erdoğan yine emperyal güçler ve bu topraklardaki taşeronları ve işbirlikçileri ile mücadele ediyor. Çok fazla öteye gitmeye gerek yok bugün Zeytin Dalı Harekatının 22. Günündeyiz Türkiye, Afrin'e yönelik düzenlenen operasyonla bölge barışının ve istikrarının tesis edilmesine yönelik belki de hiç kimsenin sergileyemediği bir kararlılığı ortaya koymuştur. Sınırımızda Amerika, Rusya, YPG PKK DEAŞ ve adını sayamadığım sayısız terör örgütleri kol gezerken açlık sefalet kan gözyaşı arşa çıkmışken Türk Milleti olarak bizden sessiz kalmamızı bekleyenler hüsrana uğrayacaktır. Artık Karşınızda Ne Eski Türkiye nede El ense çekebileceğiniz bir lider var. Ordu, Devlet ve Millet elele Başkomutanın izinde milli şuurla hareket etmek her türk vatandaşının görevidir. Ordu sefere çıkmışsa, artık tartışmalar biter. Arkasından sadece dua edilir, muzaffer olmaları dilenir. Aksini söyleyene "Vatan Haini" denir. Bu operasyon Türk Milleti'nin varlığını, istiklal ve istikbalini korumak amacıyla yapılmakta olup Orta doğuda kan ve göz yaşı dökenlere tokat niteliğindedir. Ve Allah’ın izniyle Sefer Bizim Zafer ise Yanlızca Allah’ın olacaktır. Geçmiş, bugüne ışık tutuyor ve özellikle Osmanlı’yı yıkan darbe günlerinde yaşananlar bugüne çok ama çok fazla benziyor... Geçmişte Abdülhamid han hazretlerine Kızıl sultan yakıştırması yapanlar bugün Ümmetin Lideri Recep Tayyip Erdoğan’a da çirkin iftira kampanyaları ve yakıştırmalar yaparak aynı küstah tavırlarına devam ediyorlar. Her Fenalığa karşı Biz Bu Milletin ta kendisiyiz diyen tüm bürokratlarına biz bu millete hizmetkâr olmaya geldik sözünü şiyar edinen küçücük çocuklarımızın bile rahatlıkla ulaşabildiği halkıyla arasına asla mesafe koymayan bir liderin arkasında saf tutarak yürümeyi bize nasip eden rabbime hamd ediyorum. Ümmet sancağı, bu topraklarda Abdulhamid Han’ın payitahttan indirilmesi ile düşürüldü yine bu topraklarda Abdulhamidin torunu olan Recep Tayyip Erdoğanı anlamakla ve onun siyasi anlayışıyla kaldırılacaktır. Ve rabbimin izniyle bu devlet daha önce yaptığı gibi yeniden islamın sancaktarlığını yapacaktır. Doğrulmak ve dik durabilmek için ceddimizi ve 600 yıl dünyaya hükmeden tarihimizi, anlamaya ve anlatmaya mecburuz, muhtacız. Cennet Mekân Sultan AbdülhamidHan ‘ı Seneyi Devriyesinde Rahmetle ve minnetle anıyorum. Mekânı Cennet olsun. Zeytin Dalı Harekatı kapsamında afrinde şehit olan kardeşlerimize ve Şehadet Şerbeti içerek ebediyete intikal eden tüm şehitlerimize Allahtan rahmet diliyorum. Kahraman gazilerimizi minnet ve şükranla yâd ediyorum. Gittiği her yere huzur götüren askerimizi Rabbim muzaffer eylesin.” Şeklinde konuştu.
AK Parti Kars Milletvekili Selahattin Beyribey de konuşmasında Afrin’deki operasyona değinerek; “Burası bizim ailemiz, ailemizle beraberiz, ak partinin ildeki ailesi, tabi bizim ailemiz bu kadar küçük değil, bizim ailemizde mahalle temsilcilerimiz köy temsilcilerimiz, partimize üye olan kardeşlerimiz gençlerimiz üniversitelerimiz var bu ailenin tek hedefi var dündeki gibi olmamak yarınlara önderimiz Recep Tayyip Erdoğan’la beraber yürümek, dündeki olmamanın anlamını belki gençlerimiz algılayamayabilirler, çünkü onlar bu gün varlar. Dün bu ülke maalesef dışardan güçlerin yönlendirdiği bir ülkeydik. Ama Recep Tayyip Erdoğan’la beraber kendi ayaklarının üzerinde duran, ülkesine sahip çıkan milletine sahip çıkan dünya beşten büyüktür diyen bir liderin bulunduğu bir ülkeyiz. Önceden sıraların en sonundaydık, bırakın başka devletlerin genel başkanları banka müdürleri gelince başbakanlar bakanlar kuyruklara girer sıraya girer hazır ola geçerdiler. O günleri biz yaşadık Koterelli gelirdi kapıda bakan ve başbakanlar karşılardı o günleri yaşadık biz, şimdi ise ne IMF var ne hiçbir var, Türkiye kendi gücüyle ayakta, bu gücüyle olmanın bir bedeli var o bedel nedir? Dışarıdaki emperyalist güçler Türkiye’yi sömürenler Türkiye’yi bir manga olarak görenler yine aynı güçleriyle devam etmek istiyorlar, ama buna karşı da başkomutan Recep Tayyip Erdoğan’la beraber silahlı kuvvetlerimiz bunlara karşı gereğini yapıyor, ülkemizin hem içinde hem dışındaki güvenliliğiyle ilgili her türlü girişimlerde bulunuyorlar. Tabi bu günlerde özellikle Afrin’de ve terör yüzünden şehit olan bütün şehitlerimize de Allah’tan rahmet diliyorum Allah makamlarını cennet eylesin, bu konuda da yüreğimiz yanıyor. Ben hep söyledim, Türkiye bizim evimiz, bu evimizin kapısı bacası açık olursa veya kilitli olmazsa veya koruyamazsak başkaları evimize girer, evinizin kapısı açık olursa hırsız gelir malını namusunu götürür çocuğunu götürür. İşte Recep Tayyip Erdoğan ve şuandaki hükümetimiz evimizin kapılarını, camlarını, çatılarını kapatmak istiyor, işte onun içinde hepimizin evimize iyi sahip çıkmamız gerektiğini ifade etmek istiyorum. Bizde bu konuda yüreğimiz yandığı için geçtiğimiz haftalar içerisinde sınıra gittim, Hatay’a gittim, Afrin sınırına gittim. Hayat’daki askeri bölüklerimizi ve hastaneleri gezdim hükümetimizin yaptığı güzel bir hizmeti sizlerle paylaşmak istiyorum, hastaneleri gezerken Türkiye’nin dört bir köşesinden Doçent veya Profesörler hastanede ekip oluşturmuşlar Allah korusun gazilerimiz olursa eğer evlatlarımızı tedavi etmek için bekliyorlar. En üst düzeydeki doktorlarımız orada görevlendirilmiş durumdalar. Yani ne denli değer verdiğimizi ifade etmek istiyorum.” diye konuştu.