‘Susamam’ şarkısı ve rap müziğinin dünyadaki yükselişiyle ilgili ‘KAFA’ dergisinde bir yazı kaleme alan Prof. Dr. Selçuk Şirin, “eskiden aşıklar atışıyordu şimdi rapçiler kapışıyor.
Kars Olay-Azerbaycan’da bugün devam eden meyxana tarzı atışmalar, ‘poetry jam’in başka bir formülasyonu aslında. Yani diyeceğim; Şenlik Baba’dan Ezhel’e giden ortak bir yol var” ifadelerini kullandı.
Rapçi Şanışer ile 17 müzisyenin bir araya gelerek seslendirdiği ‘Susamam’ isimli şarkı, yayınlanır yayınlanmaz Türkiye’nin gündemine oturdu. ‘Adalet’, ‘özgürlük’, ‘kadın hakları’, ‘hayvan hakları’, ‘doğa’ ve ‘eğitim’ gibi konuların işlendiği şarkının klibi, Youtube’da yaklaşık 31 milyon kişi tarafından izlendi. Newyork Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selçuk Şirin de ‘Susamam’ şarkısını ve Rap müziğinin dünyadaki yükselişini ‘KAFA’ dergisinin Ekim sayısında değerlendirdi.
Karl Marx ve Friedrich Engels‘in ‘Kominist Manifesto’ kitabının girişindeki “Avrupa’da bir hayalet dolaşıyor; komünizm hayaleti” cümlesinden esinlenerek “Dünyada bir hayalet dolaşıyor; rap hayaleti” diyen Selçuk Şirin, giderek dünyayı etkisi altına alan bu müziğin muhalif bir güç olarak algılandığını söyledi. Şirin bu nedenle; Trump, Putin, Çin Komünist Partisi, Papa ve Hamaney gibi iktidarlar tarafından Rap’in ya kontrol altına alınmak istendiğini ya da yasaklandığını dile getirdi.
‘Susamam’ şarkısının ilk çıktığı gün Türkiye’de 10 milyon kişi tarafından dinlenmesinin de bir tesadüf olmadığının altını çizen Selçuk Şirin, “Önümüzdeki yıllarda Türkiye’de de rap müziğinin popülaritesinin tüm dünyada olduğu gibi yükseldiğini göreceğiz” ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Selçuk Şirin, Rap’in evrensel nitelik kazanmasının nedenlerinden bir tanesinin ise çıkış noktasının halk ozanlarına dayanması olduğunu söyledi. “Afrika’daki Griotlar, bizim topraklarımızdaki aşıklık geleneğinde olduğu gibi göçebe kültürde yayladan yaylaya akıp giden kabilelerin hikayesini ayakta tutan kişiler. O nedenle Rap bize dışarıdan gelmiş bir müzik formu değil, bizim geçmişimizde yeri olan bir ifade biçimi” diyen Şirin, sözlerine şöyle devam etti;
“Geçmişte nasıl aşıklar köy köy gezerek gördüklerini, yaşadıklarını sözlü olarak anlatıyorsa bugün de rapçiler aynı şekilde yaşayıp gördüklerini müzik formunda anlatıyor. Bu haliyle baktığımızda eskiden aşıklar atışıyordu şimdi rapçiler kapışıyor. Azerbaycan’da bugün devam eden meyxana tarzı atışmalar, ‘poetry jam’in başka bir formülasyonu aslında. Yani diyeceğim; Şenlik Baba’dan Ezhel’e giden ortak bir yol var.”
Kaynak: KarsınDeğerleri